Page 29 - TINA Dergi Sayi 10
P. 29

TINA


                                                                         Maritime Archaeology Periodical

              Şimdiye  kadar  bu  kültürün  izlerine  Marmara  kıyıla-  Çalışmamıza  başladığımız  zamandan  beri  Marmara
            rında herhangi bir yerleşimde rastlanmadığı için kıyıyı  Neolitiğinin  tablosu  önemli  ölçüde  değişime  uğramış,
            kullanıp  kullanmadıklarını  bilemiyoruz;  ancak  bir  ola-  sormuş olduğumuz sorular artık geçerliliğini yitirmiş ve
            sılık  bu  dönem  yerleşimleri  deniz  seviyesinin  altında  daha fazla bilgiye erişmiş olduğumuzdan daha önce dü-
            olduğundan  sular  altında  kalmış  olabilirler.  Buna  kar-  şünmediğimiz yeni araştırma soruları sormak gerekmek-
            şın, hem Hoca Çeşme’de hem de karasal yerleşme olan  tedir. Bunların arasında bölgenin kültürel sürecini doğru
            Aşağı Pınar’da olduğu gibi sadece yiyecek olarak değil,  olarak anlamak için karmaşık ve çok girdili olan doğal
            aynı zamanda süs eşyalarının yapımında da çok miktarda  çevre ortamının iyi bir şekilde araştırılması ve belgelen-
            yumuşakça tüketimi vardır; bunların arasında özellikle  mesi gerekir.
            Spondylus tipi olasılıkla oldukça uzaktan, Adriyatik’ten   Yukarıda değinmiş olduğumuz şekilde bir iç denizler
            gelen kabukların varlığı dikkat çekmektedir (Fig. 22).  zincirinin parçası olan Marmara Denizi’nin jeomorfolo-
              Doğu  Trakya’da  izlediğimiz                                        jik süreci çok karmaşıktır , bu
            kadarıyla  Doğu  Balkanların                                          karışıklığın  da  ötesinde  kültür
            Neolitik  kültürünün  MÖ  4900                                        tarihi ile ilgili kısmen veri ek-
            yıllarında  doğuya  İstanbul’a                                        sikliği  kısmen  kuramsal  yak-
            doğru  yayılarak  Fikirtepe  kül-                                     laşımların  getirdiği  karmaşa
            tür bölgesi ile bütünleştiği an-                                      sebebiyle  bölgenin  anlaşılması
            laşılmaktadır.  Yaklaşık  olarak                                      daha  da  güçleşmiştir.  Bu  bağ-
            MÖ  4900-4700  yıllarından                                            lamda en kritik tartışma konula-
            sonra Balkan kültür bölgesinin                                        rından biri İstanbul Boğazı’nın
            belirgin  bir  biçimde  ayrıştığı,                                    ilk ne zaman açıldığını ve ilk su
            Istranca  Dağlarının  kuzey  ile                                      geçişinin  hangi  yönde  olduğu
            güneyi ayıran bir kültürel sınır   Fig.23: Manastır Mevkii, Avşa Adası, batık prehisto-  sorusudur .
                                                                                           26
            durumuna geldiği görülmekte- rik yerleşmenin yeri.                       Projemizin   başlangıcın-
            dir.  Bu  süreci  izleyen  dönem- Fig.23: Manastır Mevkii, Avşa Island, the location of   dan beri tartışılan sorunların
            lerde gerek Trakya’da gerekse   the submerged prehistoric settlement.  birçoğunun  ancak  suların
            Marmara’nın diğer kesimlerin-                                          altında  kalan  paleo  kıyı  şe-
            deki yerleşimlerin deniz ile ilgili ilişkileri hakkında bir  ritlerinin sistematik yüzey araştırmasıyla çözümlene-
            bilgimiz yoktur.                                  bileceğini vurgulamakta yarar görmekteyiz . Yenikapı
                                                                                                  27
            bİtİrİrKen: bÖLGenİn YAnIt beKLeYen SOrunSALLArI   kazıları deniz arkeolojisinin gerekliliğine çok başarılı
              Bu yazı Neolitik yaşam biçiminin Anadolu’dan Avru-  bir örnek oluşturmuş, bu çalışma sayesinde sadece ar-
            pa’ya aktarılmasında Marmara havzasının önemini vur-  keolojiyi ilgilendiren önemli yeni veri ve malzemeler
            gulamak üzere hazırlanmıştır. Bu bağlamda Türkiye’nin  ortaya  çıkmakla  kalmamış,  çok  gerek  duyduğumuz
            batı ve kuzeybatısı Neolitik yaşamın doğuda ilksel çekir-  kültürel verileri doğal çevre koşullarının değişim sü-
            dek bölgenin dışında gelişen “çeper”ini oluşturmaktadır.   reciyle eşleştirebilme olanağı da sağlanmıştır ve böy-
            Neolitik yaşamın kısmen göç, kısmen bilgi ve teknoloji  lelikle ortaya bölgenin jeokültürel zaman dizini kurgu-
            aktarımı ile yayıldığı bölgeler ilk başlarda “taşra” özel-  lanabilmiştir . Benzer bir durum her ne kadar Neolitik
                                                                        28
            liği taşımış, kısa bir süre sonra daha ileriye Avrupa’ya  dönemin sonrasına tarihlenmekteyse de geçen yıl İs-
            giden Neolitik kültürler için “yeni çekirdek” olma özel-  tanbul Beşiktaş’ta yapılan kazılarda ortaya çıkartılmış
            liğini kazanmıştır. Zaten Neolitik yaşam biçiminin Mar-  günümüz deniz seviyesi ve kısmen altında bulunmuş
            mara’ya gelmezden 3 bin yıl önce doğuda oluştuğunu,  olan mezarlık alanıdır. Beşiktaş buluntuları, daha önce
            Güneydoğu  Anadolu-Kuzey  Suriye  ve  Irak’ta  yapılan  Avşa  Adası  Manastır  Mevkiinde   denizin  10  metre
                                                                                           29
            kazılardan bilmekteydik.                          altında kalmış olan Troya II dönemi mezarlığı ile bir-
              Bu  yazıda  örneklediğimiz  gibi  Neolitik  kültürlerin  likte ele alınarak değerlendirildiğinde, bölgede MÖ 3.
            yayılması hem karadan hem de denizden farklı yolları  binyılın başlarında kıyı topografyasını önemli ölçüde
            izleyerek gerçekleşmiş, her grupla birlikte yolculuk ya-  değiştirecek kadar güçlü bir tektonik hareketin oldu-
            pan Neolitik paketin bileşimi ve/veya içeriği diğerlerin-  ğunu göstermektedir (Fig. 23).  Bu durum bir kez daha
            kinden farklılaşmıştır. Büyük bir olasılıkla bu durumun  su altında yapılacak disiplinler arası yüzey taraması ve
            belirleyicileri arasında hangi göçe hangi ustanın katılmış  kazı çalışmalarının gerekliliğini ve çalışmaların ne ka-
            olduğunun da etkili olduğudur.                    dar önemli sonuçlar ortaya çıkacağını göstermektedir.
            26  Bu bağlamda Nuh Tufanı’nı akla getiren, Ryan’ın ileri sürdüğü felaketlere yol açan ani taşkın  kurgusu bir süre heyecan yarattıktan
            sonra giderek gündemden kalkmıştır. Yine de Marmara ile Karadeniz arasındaki su değişiminin verileri, yeri ve ilk yönü konusunda
            halen belirgin görüş farklılıkları bulunmaktadır; AKSU 2002; CHEPALYGA 2007; ÇAĞATAY-GÖRÜR 2000; GÖKAŞAN-DEMİR-
            BAĞ 1997; SHILIK 1997; RYAN vd.2004.
            27  ÖZDOĞAN 1997a; ÖZDOĞAN – YALÇIN 2017.
            28  ALGAN vd. 2002, 2010,2013.
            29  GÜNSENİN 2001; ÖZDOĞAN 2003, 2007, 2011b.
                                                                                                         27
   24   25   26   27   28   29   30   31   32   33   34