Page 35 - TINA Dergi Sayi 11
P. 35
TINA
Maritime Archaeology Periodical
Bütün bunların sonucunda Orta Holosen (GÖ 6000 güney ucu Patara koyunun kuzeyindeki Kısık boğazına
yılları) kıyı çizgisi rekonstrüksiyon haritaları ayrıntılı ulaşınca, bu koy insanların ulaşımına uygun hale gelmiş
olarak çizilebilmiştir (Fig. 14). Güllük Körfezi ile Pilav ve liman olarak kullanılmaya başlanmıştır (Fig. 15).
Tepe arasında denizin Pilav Tepe eteklerine kadar sokul- Likya’nın en önemli limanı olan Patara, aynı zaman-
duğu anlaşılmıştır. da bir bilicilik merkezidir. Bir dönem başkent olmuştur.
Tepe üzerindeki yerleşimler kıyının çok yakınında Letoon da Eşen deltasının gelişmesine paralel olarak
ama hemen gerisinde kurulmuştur. Sarıçay Ovasının ku- Koca Tepe kuzeydoğu eteğindeki alanın karalaşması ile
zeyinde ve Damlıboğaz Köyü önlerindeki ova alanında buradaki bir su kaynağı etrafında kurulmuştur. Dinsel bir
yüzeyden 5 metre derinlere inildiğinde arkeolojik kalın- kent olarak gelişen Letoon’da tapınaklar inşa edilmiş-
tılara rastlanılmıştır. Daha derinlere doğru da sığ su or- tir . Asırlarca Likya döneminin önemli bir limanı olarak
40
tamlarını yansıtan sedimanlar yer almıştır. Ovanın kuze- yaşayan Patara limanı, delta kıyısının giderek açık de-
yindeki karasal ova tabanına ait gelişim de belirlenmiş, nize doğru gelişip günümüzdeki konumuna yaklaşması
bu alanda Sarıçay’ın sel ve taşkınlarının geçmişte daha ile bu kez kıyı boyunca oluşan denizel kumlarla dolmuş,
fazla etkili olduğu ortaya konmuştur (Fig. 14). rüzgarlarla taşınan kumullarla kaplanmıştır. Böylece gü-
9- EŞEN ÇAYI DELTA OVASI, PATARA VE LETOON nümüzdeki bataklığa dönüşüp önemini yitirmiştir (Fig.
Antik çağlarda Likya Bölgesi olarak bilinen Teke Yarı- 16). Eşen deltası gelişiminin ilk aşamalarında Kocatepe
madası’nın güneybatısındaki Eşen Ovası, Eşen Çayı’nın eteklerindeki bir kaynağın çevresinde kurulan Letoon,
taşıdığı alüvyonlar ile şekillenmiştir. Eşen Çayı’nın delta gelişimi ile hem kıyıdan uzakta kalmış hem de taş-
deltasını oluşturan bu ovada Likya’nın önemli kentleri kın sedimanları ile örtülüp taban suyu sorunu yaşamıştır
bulunur (Fig. 4). Ovanın güneydoğusunda yaklaşık 100 (Fig. 15). Eşen ovasındaki kentlerin kurulmasından önce
m kadar yükseltideki Gürlen Sırtı ile ayrılan küçük oluk bu alana ulaşan Santorini volkanının Minoan etkinliğine
içinde ise Likya döneminin en önemli limanı olan Patara ait külleri, lagün ve bataklık ortamlarda birikip üzerleri
kentinin kalıntıları bulunur. Patara Limanı ise günümüz- örtülerek korunmuştur. Delgi sondajlarda ulaştığımız bu
de kıyı bölümü denizden genişliği 800 metreye ulaşan kül katmanları, ovanın paleocoğrafya özelliklerinin yo-
kıyı kumulları ile sınırlanmış bataklık halindedir. Ova- rumlanmasında olumlu katkıda bulunmuştur .
41
nın merkezi bölümündeki Koca Tepe’nin kuzeybatı sırtı 10- FİNİKE OVASI, LİMYRA
eteklerinde ve önündeki ova alanında bulunan Letoon Teke Yarımadası’nın güneydoğusunda yer alan Fini-
ise dinsel bir yerleşim yeridir. Ören yerinde saray, havuz ke Ovası, Akçay ve Alakır çaylarının taşıdığı alüvyon-
yapıları ve Leto, Apollon, Artemis tapınakları ile tiyat- lar ile şekillenmiştir (Fig. 4). Ovanın kuzeyinde Toçak
ro kalıntıları dikkat çekicidir. Eşen ovasındaki yerleşme Dağı’nın eteklerindeki Limyra antik kenti Likya mede-
kalıntılarının tarihi günümüzden önce 3000 yıllarına gi- niyetinin önemli yerleşmelerindendir . Antik kent gü-
42
der . Patara limanı ve kenti ile Letoon’un birer yerleşim nümüzde dağın yamaçları ve etekteki birikinti konileri
38
yeri olarak kullanılmaya başladığı alanlar bu tarihlerden ile hemen önündeki ova alanında harabeleri bulunan bir
günümüze kadar oldukça değişmiştir. Patara ve Leto- ören yeri halindedir. Kentin kuruluşu günümüzden 2500
on’un ilk kuruluş dönemlerinde insanların bu alanlara yıl öncesine kadar gitmektedir . Toçak Dağı eteklerin-
43
yerleşmesinde olumlu etkide bulunan, ancak günümüz- den çıkan karstik kaynaklar nedeniyle antik kente ait
de Patara’nın kumullarla kaplı bir bataklık, Letoon’un yapıların ovada yer alanları son yıllara kadar bataklıklar
ise temelleri 3 metreden fazla alüvyonlarla örtülü harabe içinde bulunmuştur. Limyra ve çevresinin paleocoğrafya
bir ören yerine dönüşmesini sağlayan koşullar, Eşen ova- özelliklerini belirlemek amacı ile ovada ve kent alanın-
sının jeomorfolojik gelişimi ile yakından ilişkilidir. Bu da toplam 46 adet delgi sondaj gerçekleştirilmiştir (Fig.
ilişkileri anlamak için Eşen Ovası ve Patara ile Letoon 17). Limyra harabelerinin bulunduğu ova yüzeyi deniz
çevrelerinde gerçekleştirilen toplamda 60 delgi sondaj seviyesinden birkaç metre yükseltide olmasına rağmen
yapılmıştır. Alınan sediman örneklerinden 7 tanesine bu alanda yapılan delgi sondajlarda denizel sediman-
radyokarbon tarihlemesi (C14) yapılmıştır. lara rastlanmamıştır . Bunun nedeni Akçay ve Alakır
44
Holosen transgreyonu ile yükselen denizin Eşen Ova- çaylarının oluşturduğu alüvyon yelpazelerinin Limyra
sı’nın bulunduğu alanı büyük bir körfez, Patara oluğunu ve çevresinin bulunduğu alana Holosen transgresyonu
da bir koy haline dönüştürdüğü ortaya konmuştur . ile yükselen denizin sokulmasını engellemiş olmasıdır.
39
Deniz seviyesi yükselmesi günümüzden 6000 yıl önce Aynı zamanda bu yelpazeler arasında Toçak Dağı etek-
durunca, bu kez Eşen çayının taşıdığı alüvyonlarla kör- leri boyunca çıkan karstik kaynakların suları tarafından
fez içinde delta oluşumu ön plana geçmiştir. Deltanın beslenen sığ bir tatlı su gölü bulunmuştur (Fig. 17).
38 IŞIK – YILMAZ 1988; IŞIK 1990, 1991, 1992
39 ÖNER 1997a, 1997b, 1997c, 1998, 1999a
40 ÖNER 1999 b, 2001a, 2001b, 2015
41 ÖNER 2009
42 BORCHHARDT 1970, 1973, 1983
43 BORCHHARDT 1986, 1999
44 ÖNER 1997d 33